Gaziosmanpaşa Üniversitesi Eğitim Fakültesi Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Anabilimdalı Başkanı Doç. Dr. Recep Koçak, üniversite tercihleri konusunda öğrencilere uyarılarda bulundu.

Gaziosmanpaşa Üniversitesi Eğitim Fakültesi Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık  Anabilimdalı Başkanı Doç. Dr. Recep Koçak, üniversite tercihleri konusunda öğrencilere uyarılarda bulundu.

Gaziosmanpaşa Üniversitesi Eğitim Fakültesi Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık  Anabilimdalı Başkanı Doç. Dr. Recep Koçak, açıklamasında şunları söyledi: “Bu günlerde üniversite giriş sınav sonuçlarının açıklanması ile birlikte bir buçuk milyonu aşkın genci ve ailelerini tercih heyecanı sardı. Her tercih bir seçim,her seçim bir karar demektir. Aslında verdiğimiz her karar bir kazanma ve kaybetme anlamına gelir. Çünkü yaptığımız her seçim ve kararda bir şeyleri yapmaya-almaya karar verirken başka bir şeyleri de yapmamaya-almamaya karar veririz. Bu yüzden insanların şu anki mutluluk yada mutsuzluklarında sevinç yada kederlerinde geçmişte verdikleri kararların etkisi inkar edilemez. Eğer şu an yaşamımıza bakıp keşke şöyle yada böyle olsaydı, şunu yapsaydım veya yapmasaydım diyorsanız, yani keşkeleriniz çoksa, bu, kendinizi yeterince tanımadan sağlıksız kararlar aldığınızın en somut göstergesidir. Tıpkı bir binanın temel taşı gibi insanın hayatında bazı kararlar vardır ki tüm yaşamını etkiler ve geleceğine yön verir. Bu kararlardan geri dönüş çoğu kez ya imkansız yada çok zordur. Bu kararlardan birincisi yaşama yön veren inanç (din, yaşam paradigması) seçimidir. İkincisi ise yaşamının önemli bir kısmını geçireceği meslek seçimidir. Üçüncüsü ise hayatın acılarını ve sevinçlerini paylaşacağı eş seçimidir. İşte bu günlerde bireyin yaşamındaki en önemli üç karardan birisi olan meslek seçim kararı olan üniversitede okuyacağımız bölümü belirleme arefesindeyiz. Daha önce yaptığınız alan seçimi üniversite tercih kararınızın ön aşamasıdır. İşsizliğin yaygın olduğu günümüzde bir mesleği yapmak değil, bilgi beceri ve donanımı ile mesleğini en iyi yapan bireyler iş dünyasında tercih edilmektedir. Bu nedenle mesleğini severek ve en iyi şekilde donanımlı olarak,mesleki doyum sağlayarak yapmak zorunluluk haline gelmiştir. Bu durum, günümüzün rekabetçitamında meslek seçim kararını çok daha önemli hale getirmiştir. Üniversite tercihi yapacak öğrencilerin mesleklerinde başarılı olmaları ve mesleki doyum almaları ise ancak doğru bir tercih yapmaları ile mümkündür. Doğru tercih kararı verebilmek ise öğrencilerin kendi amaçlarını, yeteneklerini, güçlü ve zayıf yönlerini, ilgilerini ve meslekleri tanıyarak mümkün olabilir. Ülkemizin en önemli sorunlarından biriside işinden memnun olmayan, işine severek, heyecanla gidemeyen çalışan ama mutsuz insanlarımızın çokluğudur. Sadece bu insanlarımızın iş memnuniyetlerinin, mesleki doyumlarının 20 artırılması ülke ekonomisine büyük katkılar sağlayacağı açık bir gerçektir. Bu açıdan sağlıklı ve doğru tercih birey için olduğu kadar ülkemizin geleceği için de önemlidir. Mesleğinde başarılı olmanın diğer bir koşulu ise meslek için gerekli kaliteli bir eğitim almaktır. Doğru tercih yapmakkaliteli bir eğitim almanın önkoşuludur.  Üniversite tercihi yaparken istenilen mesleğe uygun bölümleri (lisans programlarını) taban puanı en yüksek olandan en düşük puana doğru sıralamak doğru tercih konusunda yapılan en büyük yanlıştır. Puanı yüksek olan her bölüm (program) daha kaliteli eğitim verdiği anlamına gelmez. İstanbul ve Ankara gibi kalabalık şehirlerdeki birçok bölümün üniversite giriş taban puanları yüksek olmasının nedeni nüfusu fazla olduğu için tercih eden kişi sayının fazla olmasıdır. Büyük şehirlerin bazı büyük üniversitelerinde birçok derse hocaların adına mesleğe yeni başlayan araştırma görevlilerinin girdiği bilinmektedir. Bu açıdan bakıldığında bazen ülkemizin taşra diye bilinen şehirlerinde herhangi bir üniversitesinde çok daha kaliteli eğitim imkânı olduğu göz ardı edilememelidir. Bu nedenle tercih yaparken tercih edilen üniversite ve bölümün internet sayfasına girip veya bilen birilerine soraraköğretim üyesi sayısını, özgeçmişlerini, eğitim kalitesini, yürüttükleri proje ve araştırmalarını, eğitim kalitesini, KPSS başarısını, alt yapı imkânlarını, sosyal imkânlarını araştırmak önemlidir. Çünkü üniversite eğitimi sadece dersliklerde verilen öğretimden ibaret değildir. Bu anlamda üniversite, bölüm tercihi ülkemizin bir gerçeği olarak KPPS sınavından bağımsız düşünülemez. Dolayısıyla tercih ettiğiniz üniversite ve bölümün (lisans programının) KPPS başarısını dikkate almamak doğru bir karar olmaz.  Tam da bu noktada üniversite giriş taban puanı düşük, ama nitelikli öğretim elemanı kadrosu ile KPSS dereceleri elde etmiş taşra üniversitelerini göz ardı etmemek gerekir. Üniversite tercihi yapmak aynı zamanda iklimi, kültüreltamı, sosyal imkânları, tarihi ve doğal güzellikleri ile ailenizden sevdiklerinizden uzakta en az dört yıl yaşacağınız bir şehri seçmektir. Bu nedenle iklimi, doğası, şehir kültürü ve mimari yapısı sizi tatmin edebilecek, yaşam kültürü ve tarihi ve kültürel zenginlikleri ile sizi mutlu edebilecek, varoluşunuza yeni anlamlar katabilecek bir şehirde üniversite eğitimi almanızın geleceğiniz açısından hayati öneme sahip olduğunu hatırlatmak isterim.”